“Yorgunum!
Önce gerçeğimi kendime kabul ettirirken yoruldum! Sonra gizlerken… Daha sonra yüzleşirken… Kendim olmaya hakkım olduğunu anladığımda… Kendimle barışırken… Gerçeğimi başkalarına kabul ettirmeye çalışırken… Benim gibi binlerce, on binlerce insanın var olduğunu öğrenirken… Yoruldum!”
Acımasız günlerin gölgesinde geçen çocukluğunun yaralarını sarmak ve geçmişini silmek için İstanbul’a gelen genç bir adam: Bora. Tam hayatını değiştiren aşkı bulup umudu yeşerdiğinde, geçmişi yeniden karşısına çıkacak ve kendi öyküsünü anlattığı Bora’nın Kitabı onu bir girdabın içine sürükleyecek…
Gizli Anların Yolcusu‘ndan tanıdığımız Bora’nın hazin öyküsüyle Ayşe Kulın, sadece genç bir adamın kişisel varoluş mücadelesini değil, bu coğrafyanın zorlu koşullarında bir insan, bir âşık, bir birey olabilmenin imkânsızlığını da anlatıyor.
Bora’nın Kitabı kabuğundan sıyrılmaya ant içmiş insanların büyük mücadelesinin romanı.
***
SEYYAHIN DÜŞÜNCELERİNE GELİNCE
AYŞE KULİN'İN KİTAPLARINI HER ZAMAN ZEVKLE OKURUM.BU KİTAPDA BİRAZ ÇEKİMSER KALMIŞTIM OKUIYUP OKUMAMAK ARASINDA
SONRA DAYANAMAYIP OKUDUM,SÜRÜKLEYİCİ KONUSU HAYATIN İÇİNDEN,GÖRMEMEZLİKDEN GELEMİYECEĞİMİZ BİR KONU
FAKAT SONU SANKİ ACELEYE GETİRİLMİŞ GİBİ GELDİ BANA
2GÜNDE BİTİRDİM.TAVSİYE EDERMİYİM İŞDE ONU BİLEMİYORUM
SİZE KALMIŞ İLGİNİZİ ÇEKİYORSA OKUYUN
SİZE KALMIŞ İLGİNİZİ ÇEKİYORSA OKUYUN
Yorumlar
Yorum Gönder