BİTEN YENİ BİR KİTAP




Nazan Bekiroğlu’ndan
Trabzon-Tebriz-Tiflis-Batum-Bakü-İstanbul hattında geçen muhteşem bir roman. Balkan Savaşı yıllarında başlayıp I. Dünya Savaşı’na uzanan bir öykü… Trabzon’da ve Tebriz’de doğup birbirlerine doğru yol alan iki hayat; önce deli akan sonra durgunlaşan iki ırmak… Aslında çok ırmak… Tebriz’in meşhur halı tüccarının deli fişek oğlu Settarhan ve Trabzonlu inci tanesi Zehra…
İki büyük savaşın savurup yeniden şekillendirdiği hayatlar, muhacirlik, tehcir, mücadele, kader… Farklı inançların aktığı ortak zemin, üç ülke ve üç sevda Nazan Bekiroğlu’nun mürekkebi aşk olan kaleminde buluştu. Nar Ağacı bir Doğu masalı kadar zengin, hayal kadar güzel, hayat kadar gerçek bir hikâye… İncelikle işlenmiş karakterleri, zengin detayları ve dönemi anlatmadaki maharetiyle yıllarca unutulmayacak bir kitap…
***
Buraya kadar kitabın arka yüzünde yazanlar benim yorumumu soracak olursanız Nazan Bekiroğlu bu hikayede annanesi ile dedesinin hikayesini anlatıyor.Tarihi bir aşk romanı aslına bakarsanız tam benim sevdiğim gibi bir yandan yaşanan sevgiler öte yandan canlı tarih.Bir arkadaş yorumunda üç boyutlu demiş gerçektende öyle bu zaman zaman beni zorladı bazen hayalde bazaen gerçekte olmak yorucu olabiliyor.Ama konusu çok ilgimi çektiği için sabırla devam ettim.

Ben okumanızı tavsiye ediyorum açıkcası ama baştan söyleyeyim zaman makinasının içine girmeye hazır olun şimdiden.

Bir gün bende dedelerimin hikayesini yazmak istiyorum.Birisi Üsküp göçmeni diğerinin ise ailesi Lübnanda kalmış rahmetli dedem yıllarca akrabalarına ulaşmaya çalışmış ama bir haber alamamış kim bilir belki ben başarırım

Etrafımızda ne kadar çok yarım kalan hikaye var değilmi.Hikayelerin tamamlanması ümidi ile
SEYYAH İYİ OKUMALAR DİLER


Yorumlar