«Günü gününe yaşıyordum, ben-ben-ben'den başka bir süreklilik tanımadan. Günü gününe kadınlar, güriü gününe erdem ya da kötülük, günü gününe, köpekler gibi, ama benliğim her gün sapasağlam iş başında. Böylece yaşamın yüzeyinde, bir çeşit sözcüklerin içinde, hiçbir zaman gerçeğin içinde değil... İşte böyle yaşayıp gidiyordum. Şöyle bir okunan kitaplar, şöyle bir sevilen dostlar, şöyle bir gidilen
Yorumlar
Yorum Gönder